Hukuk-Postasi-2016

277 BORÇLAR HUKUKU Bu kapsamda belirtilmesinde yarar olan husus kiracıya sözleşme- nin sona ermesi durumunda, kiralananı alma hakkının tanınmasının ancak, kiracının bütün borçlarını yerine getirmiş olması, yani kira- lama bedelinin ödenmiş olması ve sözleşmenin sürenin dolması ile sona ermiş olması halinde mümkün olabileceğidir. Sözleşmeyi sona erdiren bütün hallerde kiracıya, kiralananı satın alma tanınması gibi bir durum yoktur. Sürenin sona ermesi harici bir halle sözleşmenin sona ermesi durumunda, kiralayan malı kiracıdan geri alacak ve bunu dilediği şekilde kullanabilecektir. Ancak böyle bir durumda kiralana- nın mülkiyetinin kiralayanda kalmasının teminat fonksiyonunu gerçek anlamda sağladığı söylenebilecektir. Kiracının malı iade borcunda aynen iade etmesi gerekir. Aynen iade mümkün değilse yerini tazminat borcu alacaktır. Borçlar Kanunu 35. Maddesi uyarınca kiralayan, kiralananı geri vermesi üzerine göz- den geçirmeli, eksiklik veya ayıp tespit ederse durumu kiracıya yazılı olarak bildirmelidir. Aksi takdirde kiracı bu eksiklik ve ayıplardan sorumlu olmayacaktır. Finansal kiralama sözleşmesinin sona ermesine rağmen, kiracının malı iade etmemesi halinde, kiralayanın, teslimin gerçekleşmemiş olması nedeniyle uğramış olduğu zararlarını kiracı- dan talep edebileceği, kiralayanın bu durumda talep edeceği miktarın, fazla kullanılan gün sayısı dikkate alınarak hesaplanan bir kira bedeli olmadığı, kiralayanın zararının daha fazla olması durumunda bunu da karşılayacak bir tazminat olduğu kabul edilmektedir.