HUKUK-POSTASI-2020-metin
239 TAHKİM deniz taşıma ilişkilerindeki tüm tahkim anlaşmalarının geçersiz olma riski gündeme gelecektir. Kararda dikkat çeken son nokta ise, Türkçe kullanma zorunlulu- ğuna dair olarak tahkim anlaşmasının tarafları incelenirken, halefiyet yoluyla daha sonradan tahkim anlaşmasına taraf olan sigortacının değil, çarterpartinin başlangıçtaki taraflarının dikkate alınmasıdır. Mahkeme kararında, Türkçe kullanma zorunluluğu açısından hangi tarafların gözetilmesi gerektiği tartışılmamıştır. Karara konu somut olayda sigortacının bir anonim şirket olarak Türk tabiiyetinde olması nedeniyle mevcut karar açısından bir fark yaratmayacak ise de, söz- leşme taraflarının değişebileceği pek çok durumdan biri olan halefiyet halinde, 805 Sayılı Kanun’da öngörülen zorunluluğun hangi taraf açısından değerlendirmeye alınacağını tartışmak gerekirdi. Özellikle, yukarıda anılan ilk kararda ifade edildiği şekilde taraflardan birinin yabancı olması halinde tahkim şartının Türkçe olması zorunluluğu aranmayacak ise, bu tespit daha büyük önem taşır. Sonuç 805 Sayılı Kanun’un tahkim anlaşmasına etkisi, kanun eski olma- sına rağmen son dönemde gündeme gelen bir konudur. Bu tartışmadan önce tahkim anlaşmaları ile ilgili olarak tartışılan ve görüş ifade edilen bazı hususlar, 805 Sayılı Kanunun mahkeme önüne geldiği olaylar nedeniyle yeniden gündeme gelebilir. Bu makalede tartışıldığı gibi tahkim anlaşmasının atıf yoluyla kurulması, halefiyet halinde tahkim anlaşmasının bağlı olması vb. konular 805 Sayılı Kanun’da öngörü- len zorunluluk bağlamında ek hukuki sorunlar ile gündeme gelebilir. Ülkenin tahkim uygulamasında son yıllarda yaşanan gelişmelerin zarar görmemesi nedeniyle ve sonuca ulaşmış tartışmaları baştan ya- şamamak için, 805 Sayılı Kanun’un yasa koyucu tarafından gözden geçirilmesi bir zorunluluktur.
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy MjUzNjE=